Geçtiğimiz günlerde sene-i devriyesi yaşanan Denizcilik ve Kabotaj Bayramı, 1 Temmuz 1926 yılında yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu ile birlikte kabul edilmiş bir bayramdır ve o günden bugüne kutlanmaktadır. Bir devletin kendi limanlarına deniz ticareti konusunda tanıdığı ayrıcalıklar anlamına gelen kabotaj, yabancı devletlerin Türk limanlarından rahatça geçebilmelerini sağlayan kapitülasyonların Lozan Barış Antlaşması ile kaldırılması sonucu sağlanmıştır. 1936 yılına gelindiğinde de Türkiye’nin de taraf olduğu Möntro Boğazlar Sözleşmesi imzalanmış ve konuya bazı düzenlemeler getirilmiştir.

 

Möntro Boğazlar Sözleşmesi ile Getirilen Düzenlemeler

 

Möntro Boğazlar Sözleşmesi, Türkiye’ye İstanbul ve Çanakkale boğazları üzerinde tam kontrol yetkisi vermektedir. Türkiye’yi savaş gemilerinin geçişi konusunda düzenleyici bir yetkiye kavuşturan sözleşme ile sivil ve ticaret gemilerinin de özgürce geçişi garanti altına alınmıştır.

  • Ticaret gemilerine tanınan özgürlük barış zamanında gece-gündüz ve bayrak-yük fark etmeksizin sağlık denetimi hariç hiçbir denetime tabii olmadan ulaşım sağlama özgürlüğü şeklindedir.
  • Barış zamanında savaş gemilerine tanınan özgürlüğe ise bazı kısıtlamalar getirilmiş, savaş gemilerinin Çanakkale ve İstanbul boğazlarından geçişi, önceden haber verme ve yük sınırlaması gibi kısıtlamalara tabii tutulmuştur.
  • Savaş zamanında Türkiye savaşan taraf değilse ticaret gemisi olması halinde geçiş serbestisinden yararlanmakta, savaş gemisiyse yük- bayrak ve haber verme gibi prosedürlerle sorumlu olmaktadır.
  • Savaş zamanında Türkiye savaşan taraf ise boğazlarda dilediği gibi savaş gemisiyle ulaşım sağlaması mümkün olmaktadır.

 

Kanal İstanbul Projesi’nin Möntro Boğazlar Sözleşmesine Etkisi

 

İlk kez 27 Nisan 2011 tarihinde gündeme getirilen ve o zamanlar “Çılgın Proje” olarak nitelendirilen Kanal İstanbul projesi ile hedeflenen; tıpkı Panama ve Süveyş kanallarında olduğu gibi ticaret gemilerinin geçişine yeni bir güzergah oluşturmak ve bu gemiler bakımından denetim imkanı sağlanırken aynı zamanda ciddi bir gelir kaynağı elde etmektir.

Türkiye konumu itibariyle pek çok ülke arasında bağlayıcı bir durumda olması ve oldukça sık kullanılan İstanbul ve Çanakkale gibi stratejik önemi büyük boğazlara sahip olması sebebiyle her yıl 50.000 civarında gemiye ev sahipliği yapmaktadır. Kanal İstanbul Projesi ile bu gemilerin geçişi için sunulacak alternatif ve bu alternatifin bazı denetim ve ücretlere tabii olacak olması da Möntro Boğazlar Sözleşmesine aykırı değildir. Diğer yandan büyük tonajlı petrol gemilerinin, İstanbul boğazından geçerken oluşturduğu güvenlik riskleri azaltılacaktır. Ancak “boğazlardaki özgürlüğe kavuşma” olarak nitelendirilebilecek olan bu projenin gerçekleşmesi halinde Türkiye’nin ekonomik gelişimine büyük katkılar sağlayacağı son derece açıktır.

Open chat